Share on facebook
Share on twitter
Share on linkedin
Makale İçeriği

Mesane (idrar kesesi), böbreklerin oluşturduğu idrarı biriktiren ve idrarın vücuttan atılmasını sağlayan organdır. Mesane kanseri, ürolojik kanserler arasında ikinci en sık görülen kanserdir. Ortalama görülme yaşı 65’tir. Mesane kanseri erkeklerde kadınlardan 2-3 kat daha fazla görülür.

Mesane kanseri, genellikle geçiş hücreli (ürotelyal) karsinomdur. Hastalar genellikle hematüri (idrarda kan görme) veya idrara çıkmada sıklık ve/veya aciliyet gibi tahriş edici işeme semptomları yaşarlar. Bazı durumlarda idrar tıkanıklığı ağrıya neden olabilir. Mesane kanseri teşhisi sistoskopi ve biyopsi ile konur. Mesane kanseri tedavisi fulgurasyon (tümör tabanının yakılması), transüretral rezeksiyon (TURBT), invaziv/radikal cerrahi, kemoterapi, radyasyon veya bunların bir kombinasyonu şeklinde olabilir.

Mesane kanseri, lenf düğümlerine, akciğerlere, karaciğere ve kemiğe metastaz yapma eğilimindedir.

Mesane Kanseri Türleri

Mesane kanserleri üç farklı tip olarak oluşabilir ve her bir tümör tipi mesanenin bir veya daha fazla bölgesinde bulunabilir. Mesane içinde aynı anda birden fazla tipte tümör de mevcut olabilir.

Papiller Tümörler: Mesane astarından bir sap üzerinde dışarı doğru çıkar. Mesane duvarının katmanlarında daha derin olmak yerine mesane duvarından uzakta mesane boşluğuna doğru büyüme eğilimindedirler.

Sapsız Tümörler: Mesane astarına yaslanırlar. Sapsız tümörlerin, papiller tümörlere göre mesane duvarının katmanlarına doğru daha derin büyümesi olasılığı çok daha yüksektir.

Yerinde Karsinom (CIS): Genellikle “düz tümör” olarak adlandırılan kanserli bir mesane astarıdır. Bu bölge neredeyse normal görünebilir veya kırmızı ve iltihaplı görünebilir. CIS, daha yüksek dereceli ve nüks ve ilerleme riskini artıran, kas invaziv olmayan bir mesane kanseri türüdür. Tanı anında mesane kanseri olan hastaların yaklaşık %10’u CIS ile başvurur.

Mesane Kanseri Belirtileri ve Semptomları

Çoğu hasta, açıklanamayan hematüri (büyük veya mikroskobik) şikayeti ile hastaneye başvurur. Hematüri, idrarda kan görülmesi durumudur. Bazı hastalar anemi ile başvurur ve değerlendirme sırasında hematüri tespit edilir.

İrritatif işeme semptomları yani, dizüri (ağrılı idrar), yanma hissi, sıklık ve piyüri de hastaneye başvuru sırasında yaygın olarak görülür. Pelvik ağrı şikayeti de mesane kanseri hastalarında görülebilen şikayetlerdendir.

Mesane Kanseri Risk Faktörleri

Mesane kanseri genellikle erkeklerde daha sık görülür. Yetişkin yaş grubu bireylerinde ortaya çıkar. Erkekler arasında görülen kanserler içinde 4. en sık rastlanan kanser türüdür. Mesane kanseri beyaz ten rengine sahip insanlarda siyahi ten rengine sahip olanlardan daha fazla görülür. Mesane kanseri risk faktörleri şunları içerir:

  • Sigara içmek (yeni vakaların ≥%50’sine neden olan en yaygın risk faktörü)
  • Aşırı fenasetin kullanımı (analjezik kötüye kullanım)
  • Uzun süreli siklofosfamidkullanımı (kemoterapi tedavisi)
  • Kronik mesane tahrişi
  • Hidrokarbonlara, endüstriyel kimyasallara, özellikle aromatik aminlere (boya endüstrisinde kullanılan naftilamin gibi anilin boyalar) ve kauçuk, elektrik, kablo, boya ve tekstil endüstrilerinde kullanılan kimyasallara maruz kalma

Kanserin Teşhisi

Klinik olarak mesane kanserinden şüphelenildiği durumlarda bazı tanı ve teşhis testleri yapılması gerekir. Kötü huylu hücreleri tespit edebilen idrar sitolojisi yapılabilir. Tanı ve klinik evreleme için anormal alanların sistoskopi ve biyopsisi ile incelenmesi veya tümörlerin rezeksiyonu gereklidir. Bazı idrar antijen testleri mevcuttur, ancak mesane kanseri tanısında kullanılması rutin olarak önerilmez. Kanserden şüpheleniliyorsa, ancak sitoloji sonuçları negatifse kullanılırlar.

Mesane kanserlerinin %70-80’ini oluşturan düşük evreli (evre T1 veya daha yüzeysel) tümörler için, biyopsi ile sistoskopi yeterlidir. Bununla birlikte, biyopsi, tümörün yüzeysel düz bir tümörden daha invaziv (saldırgan) olduğunu gösterirse, kas dokusu da dahil olmak üzere ek biyopsi yapılır. İnvaziv tümörü olan hastalar, sistoskopi ve biyopsi için anestezi altındayken elle muayene (erkeklerde rektal muayene, kadınlarda rektovajinal muayene) yapılır. Standart TNM (tümör, düğüm, metastaz) evreleme sistemi kullanılır.

Mesane Kanseri Evreleri

Evreleme, mesanenin içinde yayılmasına göre tümörün durumunu gösteren bir sistemdir. Evre ne kadar yüksekse, tümör yüzeydeki orijinal bölgesinden o kadar uzaklaşır. Aşağıdakiler mesane tümörleri için aşamalardır:

T0: Tümör yok

Ta: Mesane duvarını işgal etmeyen papiller tümör

TIS (CIS): Karsinom in situ (invaziv olmayan düz yüksek dereceli kanser)

T1: Tümör, yüzey kaplamasının altındaki bağ dokusunu işgal eder

T2: Tümör, kas tabakasını işgal eder

T3: Tümör mesane duvarına nüfuz eder ve çevresindeki yağ tabakasını işgal eder

T4: Tümör diğer organları (prostat, uterus, vajina, pelvik duvar) işgal eder

Prognoz (Tedavi Öngörüsü)

Düşük dereceli tümörlerde 10 yıllık sağkalım %98, yüksek dereceli tümörlerde ise %35’tir.

Yüzeysel mesane kanseri (evre Ta veya T1) nadiren ölüme neden olur. İlerlemis karsinomlar (evre Tis) daha agresif olabilir. Mesane kanserinin kas dokuya metastazı görülen hastalar için 5 yıllık sağkalım oranı yaklaşık %50’dir.

Genel olarak, ilerleyici veya tekrarlayan invaziv mesane kanseri olan hastalar için tedavi öngörüsü olumsuzdur. Skuamöz hücreli karsinom veya mesane adenokarsinomu olan hastalar için prognoz da zayıftır çünkü bu kanserler genellikle ileri bir aşamada tespit edilir.

Mesane Kanseri Tedavisi

Mesane kanseri tedavisi kanserin türü ve derecesi, hastanın sağlık durumu gibi faktörlere göre farklılık gösterir.

Yüzeysel mesane kanserleri için, transüretral rezeksiyon ve intravezikal immünoterapi veya kemoterapi tedavisi uygulanır. İnvaziv tümörler için kemoterapi ile sistektomi veya radyasyon tedavisi önerilir.

Yüzeysel Mesane Kanseri

Yüzeysel kanserler, transüretral rezeksiyon veya fulgurasyon (tümör tabanının yakılması) ile tamamen ortadan kaldırılabilir. Bazı kemoterapi ilaçlarının kullanımı tümörün ilerleme riskini azaltabilir. Yerinde karsinom ve diğer yüksek dereceli geçiş hücreli karsinomlar için, transüretral rezeksiyondan sonra Basil Calmette-Guérin uygulaması (BCG aşısı) gibi immünoterapötik tedaviler genellikle kemoterapi uygulamalarına göre daha etkilidir. Uygulama, 1 ila 3 yıl boyunca haftalık ila aylık aralıklarla yapılabilir.

İnvaziv Mesane Kanseri

Kasa metastaz yapmış tümörler (≥ evre T2), genellikle radikal sistektomi ile birlikte üriner diversiyon (idrar saptırma) gerektirir. Radikal sistektomi ameliyatında mesane ve bitişik yapıların çıkarılması olayı gerçekleştirilir. Hastaların bazılarında kısmi sistektomi ameliyatı ile yalnızca kanserli kısımların alınması uygulanması mümkün olabilir.

Sistektomiyi takiben yapılan üriner diversiyon, geleneksel olarak idrarın bir ileal kanaldan abdominal stomaya yönlendirilmesini ve harici drenaj torbasında toplanmasını içeren bir prosedürdür. Sistektomi ameliyatı sonrasında hastada idrar saptırma yani diversiyon işlemi için uygulanabilecek farklı yöntemler mevcuttur: kutanöz diversiyon (üreterokutaneostomi), konduit (ileal ve kolonik konduit), kontinan kutanöz diversiyon (poşlar), ortotopik mesane.

Bu prosedürlerde hastanın bağırsağından bir iç rezervuar yapılır. Ortotopik yeni mesane için rezervuar üretra ile bağlantılıdır. Hastalar pelvik taban kaslarını gevşeterek ve karın basıncını artırarak rezervuarı boşaltır, böylece idrar neredeyse doğal bir şekilde üretra içinden geçer. Çoğu hasta gün boyunca idrar kontrolünü sürdürür, ancak geceleri bir miktar idrar kaçırma meydana gelebilir.

Kemoterapi ve radyasyon tedavisini birleştiren mesane koruma protokolleri, bazı yaşlı hastalar için uygun olabilir.

Mesane kanseri hastaları, ilerleme veya nüks açısından her 3 ila 6 ayda bir izlenmelidir.

Metastatik ve Tekrarlayan Kanserler

Tanı konulduğunda kanserlerin %85’i mesane ile sınırlıdır ve %15’inde lenf nodülü tutulumu veya uzak metastaz vardır. Mesane kanserinin metastazlarının tedavisinde genellikle sisplatin bazlı kemoterapi gerekir. Kombine kemoterapi, metastatik hastalığı olan hastalarda ömrü uzatabilir. Sisplatine uygun olmayan veya sisplatin bazlı rejimler aldıktan sonra ilerleme gösteren hastalar için, PD-1 ve PD-L1 inhibitörlerinin kullanıldığı yeni immünoterapiler mevcuttur.

Tekrarlayan kanserin tedavisi, klinik evre ve nüksün yerine ve önceki tedaviye bağlıdır. Yüzeysel tümörlerin transüretral rezeksiyonundan sonra nüks eden kanser genellikle 2. rezeksiyon veya fulgurasyon ile tedavi edilir. Tekrarlayan yüksek dereceli yüzeysel mesane kanserleri için erken sistektomi önerilir.